Hemen her gün bir hastaneden doktora saldırı haberleri almaya başladık.
Özellikle son yıllarda doktorların aleyhine siyasetçiler tarafından ekilen tohumlar meyveye dönüştü. Onlar voleyi vururken kimse görmesin diye hedef şaşırtmak için “doktorların çok kazandığını, servet sahibi olduğunu” söylediler.
Geçim zorluğu çeken fakir vatandaş da elbette boş geçmedi. Öyle ki geçen gün röportaj veren biri “Biz şimdi bir hastaneye gittiğimizde orada çalışanlara baskı kurup gerektiğinde döverek işimizi yaptırabiliyoruz. Benim trilyonlarım servetim yok. En büyük servetim bu” dedi.
Bu arada kanuni olarak da doktorlar çembere alındı. Doktorların muayenehane açmaları, birleşerek Tıp merkezi, hastane açmalarının önüne çeşitli kanuni engeller konuldu . Ama siyaseten torpilli bir takım zincir hastanelere çok özel imkanlar sunuldu.
Niye? Pasta çok dağılmasın diye.
Ee baba hani biz serbest, liberal ekonosiydik? İsteyen istediği yere işyeri açarken doktorlar açamıyor!
Böyle olunca doktorun iki seçeneği kalıyor; ya devlette 9500-9700 arasında maaşa çalışacak ya da ucuza işgücü olarak özel hastanelere hizmet edecek!
Her iki durumda da doktor köle gibi kullanılıyor!
Devlet hastanesine muayene olmaya gelen bir vatandaş, doktorun 30-40 bin maaş aldığını, zevk-ü sefa içinde yaşadığını ama kendisine düzgünce bakılmadığını düşünüyor!
Oysa gerçekler öyle değil. Devlette çalışan bir uzman doktorun maaşı en fazla, taş çatlasa 9700 liradır! ( 5430 lira ( Maaş) +4170 lira ( döner) + performans döner ( Hastanelerin 80’inde yok!) olmak üzere toplamda 9500 lira)
O da uzman doktorun!
Acillerde görev yapan bir Pratisten ve asistanların maaşı 6-7 binlere kadar düşüyor!
“Lan yalan söylüyorsunuz! Bu paraya çalışılır mı?” diyen akıllı vatandaşlar her zaman çıkıyor.
Çalışılıyor çünkü çalışmak zorunda!
Mecburen, zorla çalıştırılıyor!
Devlet diplamasını vermiyor çünkü adamın!
Mezun ediyor”Bana 2 yıl çalışmazsan diploman geçerli değil, başka yerde çalışamazsın!” diyor.
Adam çalışıp kendi emeğiyle uzmanlık sınavını kazanıyor, hocaların baskılarından, hastaların taciz ve saldırılarından ölmeden kurtulup uzman oluyor, devlet “Bana mecburen çalışacaksın, yoksa diplomanı vermem” diye yakasına yapışıyor, Kars’a, Van’a Antep Islahiye’ye uzman olarak gidiyor, orada ıslah olmamış, belki doktorun tırnağı etmeyecek bir adamın vurduğu mermer parçalarına maruz kalıyor!
Devlet? “Ya yapmayın böyle ama” deyip üzgünmüş gibi seyrediyor!
Diplomasını kurtaran yavaş yavaş İngiltere’ye, Almanya’ya, İsveç’e ABD’ye gidiyor. Geçen yıl 8000 kişi istifa etti. Antalya Manavgat Devlet hastanesinde çalışan bir meslektaşım şöyle yazmış:”Çalıştığım hastanede son 6 ayda 1 üroloji, 4 Kulak Burun Boğaz , 2 Göz, 1 Biyokimya, 1 Genel cerrah, 1 Fizik Tedavi Uzmanı, 2 Kadın doğum, 1 Çocuk uzmanı , 1 Dahiliye Uzmanı,1 Beyin cerrahisi uzmanı istifa veya emeklilik yoluyla hastaneden ayrıldı. Bir o kadar doktor da ocak ayını bekliyor”
Sadece tek bir hastaneden ayrılan doktor sayısı bu!
Doktor olmayınca vatandaş ne yapacak?
Kimi dövmeye gidecek Devlet Hastanesine?
Ee artık ineği satar özelde çalışan arkadaşları dövmeye gidersiniz.
Yalnız yurtdışı için inek de yetmez. Başka yollar da düşünmeye başlasanız iyi olur.
Dr. Deniz Arslan.
