Tarih: 04.12.2025 11:17

Kadın Sağlığında Hayat Kurtaran İkili: Erken Tanı ve Doğru Yönlendirme

Facebook Twitter Linked-in

 

Dr. Çetin, kadın sağlığının farklı boyutlarına dair akademik bilgi ve klinik deneyimlerini bir araya getirerek, riskli gebeliklerden jinekolojik cerrahiye, infertilite yönetiminden HPV farkındalığı ve koruyucu sağlık uygulamalarına kadar pek çok konuda önemli bir perspektif sunuyor.

 

Röportaj sırasında, kadın sağlığına bütüncül yaklaşımın önemine değinen Dr. Çetin, hem bireysel hem de toplumsal sağlık açısından erken tanı ve doğru yönlendirmenin kritik rol oynadığını belirtiyor. "Erken tanı ve doğru yönlendirme, kadın sağlığında hayat kurtarır" sözleriyle de bu yaklaşımın hem anne hem bebek sağlığı için ne denli belirleyici olduğunu vurguluyor.

 

Dr. Öğr. Üyesi Furkan Çetin ile gerçekleştirdiğimiz o röportaj sizlerle…

 

Öncelikle kısaca kendinizden bahseder misiniz?

 

Adana doğumluyum. Kıymetli ailemin destekleri ve emekleri sayesinde tıp eğitimimi Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamlayarak 2014 yılında mezun oldum. Mezuniyetimin ardından zorunlu hizmet görevimi yerine getirdim. Sonrasında Tıpta Uzmanlık Sınavı'nda Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nı kazanarak uzmanlık eğitimime başladım. Kıymetli hocalarımın yoğun emekleri ve katkılarıyla uzmanlık eğitimimi burada başarıyla tamamladım. İhtisas sonrasında farklı sağlık kurumlarında görev alarak hem klinik tecrübemi hem de hasta yönetimi konusundaki bakış açımı geliştirdim. Bu sürecin önemli bir bölümünü ise Gaziantep ilimizdeki bir devlet hastanesinde Kadın Hastalıkları ve Doğum Klinik Şefi olarak sürdürdüm. Yoğun hasta çeşitliliği ve zorlu obstetrik vakalar nedeniyle bu dönem, cerrahi deneyimimin ve klinik organizasyon becerilerimin gelişmesine önemli katkı sağladı. Ardından, akademik birikimimi bilimsel çalışmalarla güçlendirmek üzere tekrar Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nda akademik kadroya dâhil oldum. Hekimlik yaklaşımım; bilimsel kanıtlara dayalı, hastanın duygu, güven ve ihtiyaçlarını önemseyen insancıl bir anlayış üzerine kurulu. Cerrahi tecrübeyi akademik üretkenlik ve eğitimci kimlikle birleştirmenin mesleğin en değerli yönlerinden biri olduğuna inanıyorum.

 

 

Alanınızda yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?

 

Klinik pratiğimizde obstetrik aciller, jinekolojik kanserler, infertilite, gebelik takibi ve laparoskopik cerrahi önemli bir yer tutuyor. Benim özel çalışma alanım ise laparoskopik ve ileri pelvik cerrahiler, özellikle de kompleks olguların yönetimi. Önemli çalışmalarımızdan biri, Plasenta Akreata Spektrum (PAS) bozuklukları üzerine yaptığımız çalışmadır. Bu çalışma, literatürde çok önemli bir yer arz ettiği için, Polonya'da yayımlanan bir Uluslararası Kılavuz'da yer almış ve kliniğimizin uluslararası düzeyde görünürlüğünü artırmıştır. Bunun yanında ekip olarak; obstetrik cerrahi, jinekolojik hastaların cerrahi ve medikal yönetimi ve obstetrik komplikasyonların multidisipliner yönetimi gibi alanlarda yürüttüğümüz çalışmalar, uluslararası indeksli dergilerde yer bulmaktadır. Böylece literatüre olan akademik katkımızı günden güne güçlendirmekteyiz.

Ayrıca geçen yıl HPV farkındalığı konusunda toplum ve üniversite öğrencilerine yönelik kapsamlı bilgilendirme faaliyetleri yürüttük. Fakülte öğrencilerimizle bilim modülü kapsamında HPV aşısı ve koruyucu sağlık davranışları üzerine eğitim programları düzenleyerek bu alanda anlamlı bir farkındalık oluşturduk.

 

GAÜN Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı nasıl bir ekipten oluşuyor? Sizi farklı kılan nedir?

 

Klinik yapımız: 21 Araştırma Görevlisi Dr., 1 Doktor Öğretim Üyesi, 2 Doçent, 3 Profesör ile güçlü, tecrübeli ve dinamik bir akademik kadrodan oluşuyor.

İleri cerrahi deneyim ve geniş vaka çeşitliliği, PAS ve komplike gebelikler dahil birçok zor olguda bölgesel referans merkezi olmamız, Jineko-onkoloji konseyimizde tıbbi onkoloji, patoloji, kadın doğum ve jineko-onkoloji öğretim üyelerinin birlikte karar aldığı multidisipliner yapı, riskli gebeliklerin yönetiminde ileri düzey perinatal yaklaşım, yeni açılan Gebe Okulu ile anne adaylarını bilinçli doğuma hazırlayan güçlü eğitim modeli, ekip ruhu: birimlerimizdeki tüm personeli kapsayan geniş aile yapısı, Ekip içi uyum, güçlü iletişim ve aile hissi, kliniğimizin en temel yapı taşlarındandır.

Öğretim üyelerimizden araştırma görevlilerimize; birimlerimizde görev yapan hemşirelerimiz, teknisyenlerimiz, sekreterlerimiz ve tüm destek personelimiz, bu büyük yapının ayrılmaz birer parçasıdır.

Doğum salonundan ameliyathaneye, polikliniklerden yataklı birimlerimize kadar tüm çalışma alanlarımızda görev yapan personelimizin özverisi, işbirliği ve sorumluluk bilinci; hem yoğun hizmet temposunda hem de zor vakaların yönetiminde kliniğimize güç katmaktadır.

Bu güçlü ekip kültürü sayesinde, hastalarımıza daha güvenli, daha koordineli ve daha nitelikli bir sağlık hizmeti sunabiliyoruz.

 

 

Bölgede en sık karşılaştığınız kadın hastalıkları hangileri? Yaklaşımınız nedir?

 

Bölgenin yüksek doğurganlık oranı, sezaryen sıklığı ve bazı hastalıkların geç başvuru eğilimi nedeniyle hem obstetrik hem jinekolojik birçok tabloyla karşılaşıyoruz.

Preeklampsi, Dış gebelik, Gestasyonel trofoblastik neoplaziler, Plasenta Akreata Spektrum (PAS) bozuklukları kliniğimizde sık karşılaştığımız yüksek riskli obstetrik durumlardır.

Bu olguları anestezi, yoğun bakım, reanimasyon ve yenidoğan ekipleriyle koordineli bir yapıda yönetiyor; uluslararası standartları bölgemize entegre ederek anne ölümlerini azaltmayı temel vizyonumuz hâline getiriyoruz.

Jinekolojik tablolar: Jinekolojik kanserler, Serviksin prekanseröz lezyonları, İnfertilite, sıklıkla başvuru yapan gruplardandır. Özellikle geçirilmiş cerrahilere veya doğumsal anomalilere bağlı infertilite olgularında, anatomik sorunların laparoskopi veya histeroskopi ile düzeltilmesi gereken hastalar farklı illerden tarafımıza yönlendirilmektedir. Bu alanda sahip olduğumuz ileri cerrahi tecrübe, başarı oranlarımızı yükseltmektedir.

Ayrıca rutin gebelik takibi, benign jinekolojik hastalıkların yönetimi ve koruyucu sağlık hizmetleri de kliniğimizde düzenli olarak sunulmaktadır.

 

Kadınların düzenli olarak yaptırması gereken taramalar nelerdir?

 

Kadın sağlığında erken tanı hayat kurtarıcıdır. Her kadının: Smear ve HPV testi, HPV aşısı, Meme muayenesi ve yaşa uygun görüntüleme, Jinekolojik ultrason ve periyodik kontroller gibi taramaları aksatmaması gerekir.

HPV aşısı, rahim ağzı kanserinden korunmada son derece etkili bir yöntemdir.

 

 

Toplumda farkındalığın artırılması gerektiğini düşündüğünüz konular nelerdir?

 

HPV aşısının önemi ve koruyucu sağlık yaklaşımının güçlendirilmesi, gebelikte düzenli takip bilincinin geliştirilmesi, infertilite konusunda doğru bilgiye erişimin artırılması, jinekolojik kanserlerde erken başvurunun teşvik edilmesi, anne dostu doğum uygulamalarının yaygınlaştırılması, pelvik organ prolapsusu ve pelvik taban egzersizleri konusunda farkındalığın artırılması. Bu farkındalıklar toplum sağlığına uzun vadeli katkı sunan kritik başlıklardır.

 

Riskli gebeliklerle karşılaşıyor musunuz? Yaklaşımınız nedir?

Evet, oldukça sık karşılaşıyoruz. Klinik olarak bu alanda yüksek tecrübeye sahip olduğumuz için hem il içinden hem de çevre illerden riskli gebelik olguları tarafımıza yönlendirilmektedir. Bu nedenle riskli gebelikler klinik pratiğimizde geniş bir yer tutmaktadır. Bu hastaların değerlendirilmesinde ileri düzey perinatal yaklaşım uygulanmakta; anne ve bebek bütüncül bir perspektifle analiz edilmektedir. Anestezi, yoğun bakım, reanimasyon ve yenidoğan ekipleriyle kurduğumuz koordineli yapı sayesinde riskli gebeliklerde zamanında müdahale ve güvenli yönetim sağlanmaktadır.

 

Doğum süreci nasıl ilerliyor? Anne adaylarına sunduğunuz özel hizmetler var mı?

Doğum sürecinde anne adaylarının güvenini, konforunu ve bilgilendirilmesini ön planda tutuyoruz.

Bu kapsamda: Uygun hastalarda ağrısız doğum seçenekleri, anne dostu yaklaşımlar, fetal izlem ve yüksek güvenlik standartları, doğum sonrası anne–bebek uyumunu destekleyen uygulamalar, deneyimli ebe ve hekim desteği ile doğumun her aşamasında güvenli, kontrollü ve destekleyici bir süreç sunuyoruz.

 

Unutamadığınız bir anınız var mı?

 

Kadın doğum pratiği, yapılan işin doğası gereği başlı başına unutulmaz anlarla dolu bir alandır.

Yaptığımız iş, en basitinden en komplike vakaya kadar kolay unutulabilecek bir iş değildir; çünkü her hastanın hikâyesi bizim için ayrı bir değer taşıyor.

Acil obstetrik kanamalar, zorlu doğumlar, yıllar sonra bebeğine kavuşan infertilite hastaları, jinekolojik kanser tedavisini başarıyla tamamlayan hastalar…

Her biri meslek hayatımızda derin izler bırakıyor.

Bazen bir hastanın dua etmesi, içten teşekkür etmesi, iyi dileklerini iletmesi veya minnettarlığını ifade etmesi, bütün bu emeğin en anlamlı ve unutulmaz karşılığı olabiliyor.

Bu yönüyle kadın doğum pratiği, insan hayatına dokunan ve her gün yeni bir hikâyeyi beraberinde getiren çok özel bir meslek.

 

Geleceğe yönelik projeleriniz nelerdir?

 

Klinik vizyonumuz güçlü hedefler üzerine kuruludur. Anne ölümlerini azaltmaya yönelik etkili modeller geliştirmek, ulusal ve uluslararası ortaklarla bilimsel çalışmalar yürütmek, Ar-Ge ve inovasyon temelli klinik uygulamaları artırmak, laparoskopik cerrahide yeni teknik ve yöntemler geliştirmek, öğrenci ve araştırma görevlisi eğitimini modern tıp eğitiminin en üst düzeyine taşımak geleceğe yönelik projelerimiz arasında yer alıyor.

Hedefimiz, Gaziantep'te temelleri atılan bu güçlü klinik yapıyı hem ulusal hem de uluslararası düzeyde örnek bir merkez konumuna taşımaktır.

 

Röportaj/Fotoğraf: Elif Emiroğlu Sönmez




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —