Sağlıkpersonelihaber.net’te yer alan habere göre Antalya’da bulunan Kumluca Devlet Hastanesi’nde skandal bir olay yaşandı.
İddiaya göre Başhekim Ayşegül Alkan, Sağlık Müdürlüğü yetkililerine hastaneyi gezdirirken başka bir hastaya yardıma giden nöbetçi hemşirenin yerinde olmadığını fark etti.
Skandal bir karara imza atan Alkan, görevli olduğu serviste olmayan nöbetçi hemşireye “A4 kağıdına 500 kere ‘Ben salağım servisimden başka servise gittim’ yazacaksın” dedi.
Söz konusu kararın karşısında şok olan sağlık emekçisinin, A4 kağıdına 500 kere istenilen cümleyi yazdığı ancak başhekimin talimatıyla evrak kayıttan geçiremediği iddia edildi.
Söz konusu yazının sonunda “ ‘Ben salağım servisimden başka bir servise gittim’ başhekimin ısrarı ile kaleme alınmıştır” yazdığı görüldü.
Skandal uygulamaya ilişkin belgeler ise şöyle:
Antalya Tabip Odası Yönetim Kurulu
Kumluca Devlet Hastanesinde görev yapan bir hemşireye görev yerini terk ettiği gerekçesiyle Başhekim Ayşegül Alkan tarafından bir A4 kağıdına 500 kere “ ben salağım görev yerimi terk ettim” şeklinde yazma cezası verilmiştir. Hiçbir şekilde meslek etiğine uymayan ve onur kırıcı bu yaptırım kabul edilemez. Yöneticilik yetkisi ile kimseye, hele sağlık çalışanlarının zorlu koşullarda canla başla çalıştığı böylesi dönemlerde, motivasyonlarını kıran, onları baskı altına almaya çalışan kendi özsaygılarına yönelik bu tür uygulamalar reva görülemez, şiddetle kınıyoruz.
Sağlık çalışanlarının görevlerini yerine getirirken uyması gereken sorumlulukları yönetmelik ve yasalarla belirlenmiş ve aksi hallerde uygulanacak yöntemler belliyken insan onurunu ve etik anlayışı zorlayan anlayışlar akıl tutulmasıdır ve kabul edilemez.
Pandemi koşullarında yüksek risklerle ve yoğun çalışma koşullarında hizmet veren hekim ve sağlık çalışanları uğradıkları sözel ve fiziksel şiddet yanısıra birde yöneticilerin mobing, soruşturma, geçici görevlendirme gibi yönetememekten kaynaklı haksız uygulamaları ile karşılaşmaktadırlar.
Kumluca Devlet Hastanesinde yaşanan bu olay sağlık hizmeti sırasındaki ekip anlayışımızı ve dayanışmamızı, iş barışımızı bozacak niteliktedir. Sağlık yöneticilerini bu tür olaylar karşısında görmezden gelen ya da destekleyen tutumlarda olmamaları konusunda uyarıyoruz.
Sağlık çalışanlarının emeğini ve onurunu hiçe sayan uygulamaların, baskıların ve mobbinglerin karşında durmaya devam edeceğiz. Ve her türlü hukuki süreci izlemeye devam edeceğiz.
KAYNAĞI NE OLURSA OLSUN, ŞİDDETE SIFIR TOLERANS
Antalya Kumluca Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ayşegül Alkan’ın, “düşen bir hasta ile ilgilenmek için görev yerinden ayrılan” bir hemşireye ceza olarak bir kağıda 500 kere “Ben salağım görev yerimi terk ettim” yazdırdığı haberini üzülerek takip etmekteyiz. Bu olay bize, Türk Hemşireler Derneği olarak yıllardır savunduğumuz gibi, sağlık alanında yaşanan şiddetin ve bu şiddeti önlemeye yönelik çözüm önerilerinin tek boyutta incelenmemesi gerektiğini, özellikle sağlık çalışanları arasındaki şiddetin de en az hasta ve hasta yakını tarafında uygulanan şiddet kadar dramatik ve zarar verici olduğunu göstermektedir.
Hemşirelik mesleği, ülkemiz var olduğu zamanlardan bu yana özellikle hekim merkezli sağlık hizmeti yönetimi anlayışı içerisinde, eğitimi, yönetimi, cinsiyeti ve özlük hakları bakımından sistematik olarak şiddete maruz kalmaktadır. Bu yaşanan üzücü olayın benzerleri, daha önce de yaşanmıştır ve görünen o ki bu anlayış içerisinde yaşanmaya devam edecektir.
Hekimlik mesleği gibi çok değerli bir mesleği icra eden, birlikte omuz omuza çalıştığımız hekim arkadaşlarımız ve onların çok değerli meslek örgütü Türk Tabipleri Birliği’nin, bütün sağlık çalışanlarına eşit mesafede olması gereken Sağlık Bakanlığımızın da, hiçbir şekilde mesleki ahlaka sığmayan, insan onurunu hiçe sayan ve insan haklarını ihlal eden bu davranış karşısında sessiz kalmayacaklarına ve gereken müdahaleyi yapacaklarına inanıyoruz.
Hemşirelik örgütleri olarak, dünyada ve ülkemizde hız kesmeden devam eden ve her gün en az bir sağlık çalışanını Covid 19 salgını nedeni ile kaybettiğimiz şu günlerde böylesi bir olayın yaşanmasından üzüntü ve öfke duyuyor, sağlık çalışanlarına yönetici ve diğer sağlık çalışanları tarafından uygulanan şiddeti kınıyoruz. THD olarak meslektaşımızın yanında olduğumuzu ve hiçbir hukuksal mücadeleden kaçınmayacağımızı ve olayın takipçisi olduğumuzu bildiriyoruz.